-
1 çene çalmak
точи́ть ля́сы, суда́чить; трепа́ть языко́м -
2 çene
подборо́док (м) че́люсть (ж)* * *1) че́люсть, подборо́док2) перен. болтли́вость••- çenesini açtırmak
- çenesi atmak
- çenesini bağlamak
- çenesini bıçak açmamak
- çene çalmak
- çenesini dağıtmak
- çenesini kapatmak
- çenesi kilitlenmek
- çenesi oynamak
- çenesini tutmak
- çenen tutulsun!
- çene yarıştırmak
- çene yormak
См. также в других словарях:
çene çalmak — gevezelik etmek Komşu kadınlar akşam yemeğinden sonra onun etrafında toplanırlar, geç vakitlere kadar çene çalarlardı. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
çene çalmak — vakit geçirmek için veya konuşarak oyalanmak; zararlı istenmeyen sözleri konuştuğu için beddua etmek … Beypazari ağzindan sözcükler
çene — is., Far. çāne 1) Canlılarda baş bölümünde yer alan, kemik veya kıkırdak ile desteklenen, altlı üstlü dişleri taşıyan ve ağzın kapanıp açılmasını saplayan kasları üzerinde barındıran iki parçaya verilen ad Çenesinin, başının bütün iskeleti… … Çağatay Osmanlı Sözlük
cagırdamak — çene çalmak … Beypazari ağzindan sözcükler
gır geçmek — 1) bol bol konuşmak, çene çalmak 2) dikkat etmemek, aklı başka yerde olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağız — 1. is. Yeni doğurmuş memelilerin ilk sütü 2. is., ğzı, anat. 1) Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk 2) Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü Küçük bir ağız. 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük